17 Ocak 2012 Salı


..sonrası söylenmemiş bir büyük suskun,üstü örtülen bir maktül gibi ya da katil her neyse bir temasın izinde.
'her temas iz bırakır' nihayetinde.bir maktülün son nefesinde misal. acıyan bir nar'ı ortadan böler gibi bölüp binbir parçaya bilmeceler gibi.
iz bırakıyor her soluk. gün batar gibi birdenbire 'dağılan bir okul gibi' kış gibi sabah uyanınca
her yanı kar'a bürünür gibi her sözü kara bir büyüyle örtünür gibi her susuşu..
sonra istasyonda bitmeyen bir bekleyiş bitmeyen bir yol.gelmeyen tren saatleri
ve kayıp biletler pek tabii..pek tabii ölü bir otoparkta usulca sigara içercesine iz bırakmış ölü bir sincap avcunda suretimden bir parça suretlerinizden bir şeyler çok şeyler.
bahsedip büyük umut kentlerinden ve güneş ülkesinden. sonra ad kavminden her nedense her neyse bi maktülün son sigarasındaki ruj izi.
ve bazı akşamlar hep izlerden aslına dönmek isteyen adamların yüzündeki asık,tuhaf,gölgeli sükutlarından bir şeyler devşiriyorum.. bazı akşamlar bazı adamlar gibi
yüzümden ayna kırığı bazı akşamlar bir çok insan gibi bazısı hiçkimseymişçesine..
sonra halid ziyanın oğlu vardı.intihar eden.bir büyük acıya..iki kadınla yağmurlu mütareke yıllarından beyoğlunda bir faytonda arzuyla..sonra sonbahar yeşilköyün ardışık sokaklarında.saçma sapan meyhanelerde gülen saçma sapan sarı çınar yaprakları. vişne bahçesinde hiç koşmamış kocaman bir çocuklukla.ve beyaz vişne çiçeklerince..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder